Başer ; 19 Mayıs 1919, ülkemizin bir dünya savaşından yenik çıktığı, koşulların ağır, halkın yorgun olduğu bir dönemde, Türk milletinin kendi bağımsızlık ve özgürlüğünü kendi iradesiyle sağlamak üzere Atatürk’ün önderliğinde başlattığı kurtuluş mücadelesinin başlangıç tarihidir.
Kurtuluş Savaşı, milli onuru için direnenlerin, bağımsızlığına ve özgürlüğüne sahip çıkanların, vatan sevgisini canından üstün tutanların, birlik ve bütünlük içinde tutsaklığa karşı koyanların yazdığı bir destandır.
19 Mayıs, kendisine kefen biçilen bir milletin yeniden ayağa kalkmaya başladığı gün olarak tarihe geçmiştir. Türk Milleti, boynuna asılan hasta adam yaftasını kırıp atmış, ona kefen biçenlere bu toprakları dar ederek, bağımsızlığını yeniden kazanmıştır.
Gençlik milletlerin geleceğidir. Gençlerine değer veren, onları en iyi biçimde yetiştirerek, kişilikli ve özgüvenli kuşaklar olarak yarınlara hazırlayan milletler, geleceğe de güvenle bakabilirler.
Cumhuriyet’i her zaman genç ve diri tutmak en önemli sorumluluğunuzdur. Sizlerin Türk milletinin bir bireyi olmanın verdiği gururla, sorumluluklarınızı yerine getirmek, ülkeniz yönünden en iyisini yapmak için hiçbir özveriden kaçınmayacağınıza inancımız sonsuzdur.
Dışa açık, hoşgörülü, çevrenize saygılı, milletinize sadık, milli ve manevi
değerlerimize bağlı, çağın bilgi ve teknolojisiyle mücehhez, modernleşmenin ancak demokrasiyle mümkün olduğu şuuruna sahip, çalışkan nesiller yetiştirmek arzusundayız.
Türkiye’nin kadir ülke olması, bilgi toplumu olması sizin elinizdedir. Çok iyi biliyoruz ki, ancak gençlerine güvenen, gençlerini en iyi şekilde yetiştiren milletler gelecekte de var olabilirler. Bu şuurla çalışıyoruz, çalışmaya devam ediyoruz. Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve gönül borcuyla anıyor, tüm Türkiye’nin bayramını kutluyorum.