iNSANLIĞIN İNSAN OLMA ERDEMİ
Yaşamda mutluluk olgusunun oluşması için
Geleneksel öğretiler ne kadar önemli?
Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi “”medeniyet tek dişi kalmış canavar”sözü incelenmesi gereken derin felsefeye sahiptir .İrdeleyecek olursak
İnsanlığın oluşumundan beridir ilkel zamanlardan çağdaş dediğimiz zamana ,akışta
İnsanlık kendini her alanda geliştirmiştir .
Bu gelişimin İnsanlık olgusuna duygusuna etkisi ne kadar olmuştur .?
Dünyada kadınlar istenilen saygı ve sevgiyi elde edebilmiş mıdır ?
Bütün dünyada kadınlar cinsiyet ayrımcılığı ile ezilmistir .Dinsel ve toplumsal olarak baktığımızda .Her dinde kadınlar ikinci plana atılmıştır .Padişahlık dönemlerinde cariyelik, hizmetkarlik, hatta her dinde görülen kadını , insan görmeyen ikici sınıf muamelesi, Hristiyanlıkta bile Manastıra kapatılmıştır. her duygudan yoksun bırakılmışlardır.
Oysa ki her iki cins ,insan olarak dünya ‘ya gelmiştir .Egemen güç olarak erkek neden öne çıkmıştır ? .Yüzyıllar boyu süren savaşlarmıdır nedeni .? Öyle diyelim …Avcılık ,silah kuşanma, güç gosterisi erkeklere uygun olduğunu düşünsekte .Asırlardır erkek egemenliğinin arka planında kadın ya kendini ispat edememiştir .ya da her ülkenin gelenekçi veya dini yaptırımı altında ezilmistir .Günümüze gelecek olursak kadınlar her alanda iş ve aile hayatında .bilgisi ve becerisiyle kendini bu ağır kıstastan çıkarmayı başarmıştır .
Bu evrende erkek daima taktire ,daima ilerde olmayı üstün vasıf güç birliği içinde daima ön safta olmayı sağlamış .Bunun adı egemen güçtür
Çağlar boyu kadın orantısız şiddete maruz kalmıştır .Bunun nedeni ise erkek egomanyasının, ezici tutumu kadını eşit kosullarda görmemesinden ileri gelmektedir .
Sevgi alış verişinde ise ilk hamleyi erkek yapar Bu da yanlış değil mi sizce .Neden kadın yapmamiyir evlilik teklifini ? Şu an ögretiyle konuya devam edeyim en iyisi ..Yanlış olan o kadar çok şeyler var ki .Dunyanin merkezi gibi erkekler ! .Kadın sevilmeyi korunmayı benimser .ortak olgu geliştiğinde ise evlilik aktine kadar gider .Evlilikte nikah memurunun sözü şudur ”iyi günde kötü günde birlikte olmaya varmısınız ?( idrak edilmesi ne güzel söz ) Evet sözüyle biten mutlu anlaşma günler geçtikçe .Olumsuzluğa dönüştüğünde ise “”erkek.kararı “” ile boşanma kabul edilirse olur .””Kadın talep ettiğinde”” ise .erkek egosu bunu hazmetmez .Tek neden erkek hükmüne bağlanmış hayat teoremi yıkıcı ve saldırgan hale gelir .Kadın talep edemez ederse ya ölümdür yada şiddete, maddi ,manevi mutsuzluğa maruz kalır .Evlilik aktinde iki kişilik verilen kararda .Boşanma evresinde .kadında bu kararı verme hakkına sahiptir .
Doğru bildiğimiz kavramların zararını görüyoruz, yaşıyoruz Aslında kadınlar erkek evlat sahibi olduğu zaman gelenekçi tutuma bakarak “”ben erkek evlat doğurdum”” diyerek kendini yok sayan , kocasına ve çevresinde , gelenekçi yanlış ögretiyle kendi benliğine, varlığına zarar vermektedir .Kendisi kadın olmasaydı doğurganlığının oluşumuna ve süregenliğine nasıl katkı sağlayacaktı ?
Hayatta kadın mutlu ve başarılı insan gibi sayılıp ,sevilmeyi istiyorsa önce kendi bildiği yanlış ananelerden sıyrılmalıdır .
Mutsuz evlilklerde “”kocam değil mi severde ,döverde denilenen zihniyete sahip kadınlarımız var .Nasıl bir mantıktir ki sevgiyle şiddeti benimsiyor .? Bu sığ düşünceye .Mantık ve düşünme bilgi algı öğretilerini kadınlara öğretmek gereklidir .
Bu bağlamda kadın her hakarete kötü davranışa rıza gösteriyorsa Öldürülme ve şiddete razı demektir . Peki nasıl çözeceğiz sosyal yaramızı ? Aile ve sosyal Bakanlığı’nın projesi kapsamında kadınlar eğitilmeldir .İş güvenliğne ve maddi desteğe ihtiyacı vardır kadının
Günümüzde kadınlarımız kendi isteğini duygusunu insanca yaşama hakkını iş ve evligimde toplum içerisinde var olduğunu artık algılamaya başlamıştır .
Erkek egemenliğinin surları yikildikca benim oğlum asar,keser erkek dediğin vurduğun yerden ses getirir .denilen zararlı ve zehirli aktarımlar kadınların kendi varlığına saygisiyla yok edilecektir .
Kadın isterse dünya’yı dize getirir .
İnsanlık kendini doğuranı katletmekle aciz bir yaratıktır