Yozgat İli Sarıkaya İlçesi, 1935 yılına kadar Boğazlıyan İlçesine bağlı Terzili Hamamı veya Hamam köyü olarak bilinmekte iken, dönemin Valisi Bekir Sami BARAN tarafından bucak merkezi haline getirilerek Sarıkaya adı verilmiştir.
Sarıkaya Bucağı 1957 yılında aynı adla İlçe merkezi olmuştur. Sarıkaya, Yozgat’ın 77 km güneydoğusunda, Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan anayol güzergâhı üzerinde yer almaktadır.
İlçe merkezi deniz seviyesinden 1170 metre yükseklikte olup, genellikle dalgalı düzlüklerin geniş yer tuttuğu bir plato üzerinde kurulmuştur.
Sarıkaya ilçesinin tarihi ile ilgili çeşitli kaynaklarda bilgiler olmakla birlikte geniş ölçüde yapılmış bilimsel bir çalışma bulunmamaktadır.
Bölgede birçok höyük, Tümülüs ve mimari kalıntıların bulunduğu göz önüne alındığında ilçenin tarih boyunca sürekli yerleşim alanı olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Sarıkaya İlçe merkezinde bulunan yerleşimin Roma Döneminde Aquae Sarvenae, Bizans Döneminde ise Therma Basilica olarak isimlendirildiği bilinmektedir.
(1) Hristiyanlık kaynaklarında Hz.İsa’nın oniki havarisinden biri olan Aziz Petrus’un Sebasteia’dan (Sivas) Mazaka’ya (Kayseri) ve Mazaka’dan da Tavium’a (Yozgat Büyüknefes Köyü) yaptığı yolculuklarda Therma Basilica’dan geçtiği ifade edilmektedir.
3.-4. yüzyıllara ait “Tabula Peutingeriana” isimli dünya haritasında Tavium ile Caeserea arasında Aqua Sarvenae olarak gösterilen yerleşimin de burası olduğu ifade edilmektedir.
Saravene bölgesi Bizans İmparatorluk Döneminde Kapadokya Prima bölgesinin bir parçasıydı. Tavium Proje Başkanı Prof. Karl STROBEL’e göre Therma Basilica M.S.451 yılına kadar bir piskoposluk merkezi idi.
Therma Basilica ile ilgili yazılı kaynaklardaki son bilgiler, M.S. 979 yılında İmparator II Basileos’un desteğinde General Bardas Phocas’ın isyancı Bardas Sclerus’un ordusunu Basilica Therma’da hezimete uğrattığıdır.
Bütün bu bilgiler ışığında Sarıkaya İlçe merkezindeki ilk yerleşimlerin tarihini M.S.1. yüzyıla kadar indirmek olasıdır.
Antik yerleşimler 10. Yüzyıla kadar devam etmiş, Selçukluların Anadolu’yu ele geçirmesinden sonra terk edilen bölge 19. Yüzyıl sonunda bölgeye gelen Kafkasya göçmenleri sayesinde tekrar canlanarak gelişmiştir. r
Roma Hamamı Tarihçe ve Kazılar Modern kaynaklarda Roma Hamamı ile ilgili ilk bilgiler Fransız gezgin Chantre tarafından verilmektedir.
Chantre 1893-1894 yıllarında Anadolu’da yaptığı gezilerde Roma Hamamının cephesini görmüş ve bir çizimini yaparak, burada yapılacak kazılarla ilginç yeni buluşların ortaya koyulabileceğinden bahsetmiştir.(4) Türkçe kaynaklarda ise, Başbakanlık Devlet Arşivlerinde bulunan 1905 yılına ait bir belgede “Boğazlıyan kazasında Lutf-ı Hamidi namıyla açılan mekteb-i ibtidai muallimlerine maaşları verilemediğinden kaza dâhilindeki Ilısu Kaplıcası gelirlerinin Kaza Maarif Müdüriyeti’ne tahsisinin araştırılması”ndan bahsedilmektedir. (5)
Hans Henning von der Osten 1927 tarihli Roma Hamamı Çizimleri | Hans Henning von der Osten 1927 tarihli Roma Hamamı Çizimleri |
ABD’nin Chicago Üniversitesi’nden Alişar Höyük kazılarını yürüten Dr.Von Der Osten’in 1927-1932 yıllarında Alişar Höyük’te yaptığı kazılarla ilgili “Alişar Höyük” kitabında Roma Hamamına ait ilk fotoğrafları görmekteyiz.(6) Roma Hamamında ilk arkeolojik kazı çalışmaları ise 1932 yılında Von Der Osten tarafından görevlendirilen Richard C.HAINES tarafından yapılmış ve bu kazıda binanın yayılım alanları tespit edilmeye çalışılmıştır.(7) Roma Hamamı halen Sarıkaya İlçesi, Merkez Kaplıcalar Mahallesi’nde, şehir merkezinde işletilmekte olan modern kaplıcaların olduğu alandadır. 1970’li yıllara kadar Roma Hamamı kalıntıları, üzerine yapılan eklentilerle hamam olarak kullanılmıştır.
Sarıkaya Belediyesince 2010 yılında Roma Hamamının açığa çıkarılması için ilk girişimler başlatılmış ve Yozgat Müzesi denetiminde temizlik kazılarına başlanmıştır.
Hamam binasının batı cephesi günümüzde ayakta kalan en önemli kısmıdır. Bu kısım yaklaşık 30 metre uzunlukta 4,5 metre yükseklikte onar gözlü, iki katlı, 11 ayaklı bir kemer ve bunun kuzey ve güney ucunda apsis denen dairesel havuz kısımlarını içermektedir.
Roma Hamamında malzeme olarak yöresel damarlı beyaz mermer kullanılmıştır. Kemer ayaklarını oluşturan blokların ön yüzü Attik – İon tipi kaideli, Korinth tipi başlıklı yarım sütun kesitli payelerle bezenmiştir. Kemerlerin en üst kısmında iki fascialı ve üzerinde dönüşümlü olarak bukranion ve girlant kabartmaları ile süslenmiş yekpare mermer arşitrav (saçaklık) blokları bulunmaktadır.
Güneydeki iki kemerin üzerindeki paye başlıkları ile arşitrav blokları yerinde bulunmamaktadır. Apsislerin sadece alt kat kemerlerin üst kısmına kadar olan bölümleri mevcuttur.
İki kat olan kemerlerden alt kemer açıkları her iki uçta beşik kemer şeklinde başlayıp, bir beşik kemer bir düz kemer şeklinde devam ederek ortada iki beşik kemerle bitmektedir.
Üst kat kemerleri bunun zıttı şeklinde düzenlenmiştir. Ana cephenin 4,5 metre doğusunda yine kuzey güney doğrultuda beşik kemerli tek katlı ve üç gözü ayakta kalmış bir sıra daha kemer ayağı ve devamında diğer kemer ayaklarının üst kısımları görünmektedir.
Ülkemizin birçok yerinde bulunan termal kaynaklar Roma zamanında da kullanılmış ve bunlardan bazılarının üzerine termal hamam binaları yapılmıştır. Sarıkaya Roma Hamamı Anadolu’daki Roma Dönemine ait sayılı termal hamamlardan biridir.
Bu yapıda yeraltından çıkan sıcak su kaynağı doğrudan kullanılmıştır. Kazılar sonucu elde edilen verilere göre binanın bazı bölümlerinde sıcak su kullanılarak mekânların zeminden ısıtılması sağlanmıştır.
Yapının bir kısmı halen toprak altında olup, 2014 yılında tarihi yapının önünü kapatan binalar Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sağlanan kaynaklarla kamulaştırılarak kaldırılmış ve büyük havuz ortaya çıkarılmıştır.
Sarıkaya Roma Hamamının antik dönemde bir termal tedavi merkezi olduğu anlaşılmaktadır. Yapının en üst kısmındaki friz süslemelerinde boğa başı figürü ve yılan figürleri birlikte işlenmiştir. Yılan figürü mitolojide tıp ve sağlık tanrısı olan Asklepios’un simgesidir.
Ayrıca Yozgat Müze Müdürlüğüne Sarıkaya İlçesinden getirilen bir kadın heykeli torsosu Asklepios’un kızı sağlık ve temizlik tanrıçası Hygeia’ya heykellerini andırmakta, en çok da Antalya’da bulunan Tlos Antik Kenti 2011 yılı tiyatro kazılarında ortaya çıkan Faustina Minor heykeline benzemektedir.
Bundan başka, 2014 yılı kazılarında 145-146 yıllarına tarihlendirilen Antoninus Pius’a ait bir Kayseri şehir sikkesi de ele geçmiştir.
Bu bilgiler ışığında Sarıkaya Roma Hamamının yapılış tarihini M.S. 2. Yüzyılın ortaları olarak belirlemek mümkündür.yozgatseshaber